Taşta Alabalık Ziyafeti Gölcük Bisiklet Turu

Isparta ve yurt genelinde iki üç gündür hava yağışlıydı. Çeşitli hava tahminlerine göre ancak bugün yağmur yağmayacağı söyleniyordu. Ben de bu fırsatı değerlendirip bisikletimle doğa turlarına devam ettim. Bugünkü rotam Isparta Gölcük Krater Gölü (milli Parkı) ve çevresiydi. Gölcük’ü çok seviyorum. Muhteşem bir doğa, çam ağaçları, türlü türlü kuşlar, yabani hayvanlar ve mavi bir krater gölü. Bir Ispartalı olarak çok şanslıyım.

Konumuz Gölcük Milli Parkı değil, hele hele buranın girişinde insanlara biletle doğa satan Deli Dumrul amcalarımız hiç değil ama ne zaman buraya bisikletle gelsem giriş için kapıda para isteyen amcalar oluyor. Ben de Allah’ın gölünü ve Allah’ın ağaçlarını görmeye geldim derim. Kim sahiplendi buraları ki? :) Derim ama ne yapsın amca? “Yasahhh” der o da… Sistem meselesi. :D Ben de her seferinde girişten girmem, yandaki yamaca elimle bisikleti çıkarıp aşarım ve bedavadan girerim Allah’ın yerine… Ve susuz derenin üzerine kurduğu köprüden geçenden beş akçe, geçmeyenden döverek on akçe alan “Deli Dumrul”u hatırlarım hep. Ve bazen de İstanbul’u bedavaya gezen kara bıyıklı dağ gibi aile babası Süleyman’ı anlatan İbrahim Sadri’nin “Kırmızı Araba” şiiri aklıma gelir.

Neyse, bugün Gölcük’e varmadan bahçesinde büyüklü küçüklü 7-8 adet alabalık havuzu olan bir evden tanesi 2,50 TL’ye iki adet taze alabalık aldım. Önceden hiç akıl etmemiştim bu alabalık olayını. Hep başka erzak tipleriyle yola koyulmuştuk Gölcük’e… Balıkları aldım ama pişirecek ne bir ızgaram ne de bir tavam vardı. Bakacaktık artık icabına. Önce ağaç şiş geldi aklıma ama o da iyice kurutuyor eti birader. İlk çağlara dönüş yapayım bari deyip düz bir taş aramaya başladım ve fazla büyükçe olmasa da asgari ihtiyacımı karşılayabilecek düzgün bir taş buldum. Hatırı sayılacak kadar da odun topladım. Malum çam ağaçları sürüsünün içindeyim. Dolayısıyla yakacak konusunda hiç bir problem yok evelallah. Artık taş ocağımın ya da tavamın üzerinde balıklarımı pişirebilirim.

Hikayemin geri kalanı videoda. :) Oku oku nereye kadar? Biraz da izleyip görmek lazım. Son olarak günümü şöyle özetleyebilirim size; “Masmavi bir göl kenarında, yeşil çam ağaçları içinde, arkada öten türlü kuşlar eşliğinde 5 TL’ye bir öğlen yemeği yedim bugün”. :) Canı çekenlere ısmarlayabilirim. Atlasın bisikletine gelsin. ;)

Aynı olayı bir de amca oğlu ile yapalım dedik. Malum tek başına o kadar lezzetli olmaz muhabbet de lazım. Ayrıca limon ve tuz da lazım. :) Şimdi tam oldu. İyi seyirler… Emmoğlu teşekkürler.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Winamp İle İnternetten Radyo Yayını Nasıl Yapılır (Resimli Anlatım)

Sam Broadcaster ile Ücretsiz Radyo Yayını Nasıl Yapılır (Videolu Anlatım)

AutoCAD ile Animasyon Yapmak (Videolu Anlatım)